Sosyal medya üzerinde pek yoga pozu paylaşmadığım doğru. Bunun basit bir sebebi var: Yoga yaparken pek fotoğraf çekmiyorum. Ya evde pijamalarımla pratiğimi yapıyorum ya da ders verirken akışa kaptırıyorum. Bu durumdan da hiç şikayetçi değilim. Eğer bir gün şikayet edersem, harekete geçer, fotoğraf ve video çekerim—ya da çektiririm.
Ama aslında çok daha önemli bir neden var…
Asanalar, yani fiziksel duruşlar, yoganın 8 basamağından sadece biri! Ve işin ilginç yanı, diğer basamakların fotoğrafını çekmek mümkün değil. 🙂
O halde az bilinen bu basamakları buraya bırakıyorum. Ve yoga aslında nedir diye anlatıyorum.
1️⃣ Yama
2️⃣ Niyama
3️⃣ Asana
4️⃣ Pranayama
5️⃣ Pratyahara
6️⃣ Harana
7️⃣ Dhyana
8️⃣ Samadhi
Patanjali’nin Yoga Sutra’ları, bu 8 basamak günümüz yogasının da temelini oluşturuyor..
İlk basamağı YAMA’lar, 5 madde. Günümüz dilinden bakınca aslında sosyal değerlerimiz oluyor. Patanjali bunları M.Ö 3 yüzyılda tüm eski yoga metinlerini toparlayarak özetlemiş. Yani aslında, o günden bugüne değerler çok da benzemiyor mu?
*Ahimsa: Şiddetsizlik.
Fiziksel, zihinsel, duygusal olarak zarar vermemek.
Sadece diğer insanlara ya da hayvanlara, doğaya karşı değil, kendimize karşı da şiddetsiz olmak
*Satya: Dürüstük, Doğruluk
Gerçeğe göre hareket etmek, konuşmak ve düşünmektir. Sadece başkalarına değil kendimize de dürüst olmak
*Asteya: Çalmamak. Bize ait olmayan, sunulmayan hiçbir bir şeyi almamaktır. Sadece eşya değil, başkasına ait söz, fikir, duygu, zaman da buna dahil.
Brahmacharya: Arzuların kontrolü
Zihinsel, Ruhsal, Bedensel sağlık için bedensel arzularını doğru yönetmek. Partnerine sadakat, bedenine saygı.
*Aparigraha: Kıskanmamak, Sahiplenmemek.
Başkalarıyla kendimizi kıyas, haset etmek bizi kendi özgünlüğümüzden alıkoyar. Ne eşyalara, ne insanlara ne de düşüncelelere bağımlı olmadan, gerektiğinde bırakabilmeliyiz.
İkinci basamağı NİYAMALAR, kişisel değerlerimiz.. Her biri üzerine saatlerce konuşulabiliriz. Hatta bu madde psikologlara, koçlara, şifacılara bol bol kişisel gelişim içeriği çıkarır 🙂
Hani yoga yapanlar zamanla kişisel gelişimci gibi konuşur ya, hep işte bu basamakaların etkisiyle.
Eğer bir yoga öğrencisi pozların yanında bu basamakları da pratiğine alıyorsa zaten deneyimlerini de paylaşması kaçınılmazdır. Kendi adıma #birandur yolculuğu görüşmelerimde buradaki bilgileri çok kullanırım.
*Saucha: Saflık
Fiziksel ve zihinsel temiz olmaktır. Doğru beslenip vücudumuzun içini temiz tutmaktan, zihnimizdeki gürültüleri sakinleştirmeye kadar hem dışarıdan hem içeriden temizlik sağlar.
*Santosha: Hoşnutluk
Şimdiki anı ve kendini takdir etmek demektir. Sahip olunan şeyler için şükretmeyi öğütler.
*Tapas: Çaba
Kendimizi teşvik edici uygulamalar. Hayatımıza olumlu etki yapacak şeyler için yoğun bir içsel disiplin geliştirmektir.
*Svadhyaya: Kendini Eğitmek
Beden ve zihni inceleyerek kendimizi içten dışa tanımayı, kim olduğunuzu keşfetmeyi ve kendinizi kabul etmeyi öğretir. Kişisel gelişim yolculuğudur
*Ishvara Pranidhana: Adanmışlık
Kendinden daha yüksek bir amaca adanmak. Zihin, beden ve ruhun bütünlüğünü kabul ederek hayata hizmet etmek.
Üçüncü ve dördüncü basamak, aslında bir çoğumuzun deneyimlediği ve düzenli pratiğine aldığı kısım burası. Pozlar ve nefes çalışmaları: ASANA ve PRANAYAMA
Nefes çalışmaları tek başına da yapılabiliyor, dersin icinde de bu çalışmaya bir süre ayrılabiliyor. Ama asıl kısım pozların içindeyken ve akıştayken de nefesi kontrol edebilmek..
Bazen öyle zorlar pozlar oluyor ki nefesimizi tutup bekliyoruz, ya da öyle bir akıştayız da soluk soluğayız..
İşte orada ben hep diyorum ki, eğer nefesini sıkıştıracak kadar zorlanıyorsan pozu biraz hafiflet, bedenin poza hazırlansın ve gittikçe daha zora geç.
Hayat da öyle degil mi?
1. Sınıftan 5. Sınıf’a geçsek soluksuz kalıveririz, asistanlıktan direktörlüğe terfi etsek nefes nefese kalırız, 30 yaş deneyiminden birden 40 yaş deneyimine atlasak nefesimiz ne olur bilmiyorum.
O yüzden her pozun için aldığımız nefesi dinleyerek, düzenleyerek yapılan yoga deneyim günlük hayatımıza da tatlı tatlı etki ediyor..
Son dört basamak ise Ruhsal Derinleşme ve İçsel Dinginliğin yoludur. Aslında aydınlamaya giden yol demek istedim, ama kendimize de bu kadar yüklenmeyelim di mi? 🙂
PRATHAYARA: Duyuların denetimi
DHRANA: Odaklanma
DHYANA: Meditasyon
SAMADHİ: Evrenle bütünleşme
Günümüz modern yaşamında, kedimizi doğaya vermemiz, mağaralara çekilmemiz, inzivalara kapanmamız mümkün değil. Ama yoga pratiklerimizde matımızı kendimiz için bir inziva alanına dönüştürüp, sonra bunları günlük yaşamımıza da yansıtabiliriz.
#birandur diyerek 5 duyumuzu da ayrı ayrı farkederek, belirli uyarıcılardan uzaklaşabiliriz.
Dikkatimizi tek bir şeyde yoğunlaştırmayı, belki bedenimiz, belki nefesimizi, ya da sabit bir nesne..
Tüm uyarıcılardan uzaklaşarak meditasyonu deneyimleyebilir ve ŞİMDİ ve BURADA olduğumuzu hatırlayabiliriz..
Buna Nirvana da deniyor aslında ama bu kısma ulaşamazsak da çok yüklenmeyelim kendimize, ilk madde Ahimsa’yı hatırlayalım 🙂
Sözün özü: Yoga aslında BEDEN – ZİHİN – RUH bütünlüğüdür…
